Anneler ve Bebekler İçin Göğüs Pedinin Önemi Nedir?

Bebek doğduğu andan itibaren annesi ile çok özel bir bağ kurar. Bu bağı günden güne güçlendiren en önemli aktivite bebeğin annesini emmesidir. Emzirme, anne ve bebeğinin duygusal bağını geliştirdiği gibi bebeğin en iyi şekilde beslenmesini de sağlar. Besin değeri çok yüksek olan anne sütü, bebeğin ihtiyacı olan tüm protein, yağ, mineral ve vitamini ihtiva eder. Uzmanlar, bebeğin büyümesi ve hastalıklara karşı korunması için ilk 6 ay sadece anne sütünün yeterli olacağına dikkat çekmektedir. Emzirme, bebek için önemli olduğu kadar anne için de önemlidir. Emzirmeyle birlikte göğüste iltihap, yaralanma ve alerjik reaksiyon gibi birçok tahriş meydana gelebilir. Ayrıca emzirmiyorken gelen süt, annenin kıyafetlerinde leke oluşturabilir ve bu durum rahatsızlığa sebebiyet verebilir. Göğüs pedi kullanımı hem anneyi bu sorunlardan kurtarır hem de emzirme kesintisiz devam edeceği için bebeğin besin ihtiyacı karşılanabilir.

Gebelikten itibaren annenin vücudunda hem hormonal hem de fiziksel değişimler meydana gelir. Doğum yaklaştıkça göğüs ucu belirginleşir ve meme dokusunda süt kanalları oluşur. Bu değişimler, bebeğin doğduğu andan itibaren annesini emebilmesi ve beslenebilmesi için gereklidir. Annenin emzirmesi bebeğin beslenmesi için en doğru yöntemdir.

Emzirmenin başlayabilmesi için süt bezlerinin ve süt kanallarının oluşması gerekir. Bunlar bazen doğumdan önce bazen de doğumla birlikte oluşabilir. Göğüslere süt gelme sürecini etkileyen bazı unsurlar vardır. Normal doğumda sütün oluşması ve bebeğin emebilmesi hızlı şekilde gerçekleşir. Sezaryen ise doğal bir doğum şekli olmadığı için sezaryen doğumdan sonra süt bezlerinin çalışması daha uzun sürebilir. Her iki doğum yönteminde de sütün yeteri kadar gelmesi için annenin emzirmeye devam etmesi gerekir.

Emzirmenin anneler için birçok faydası vardır. Anneler için faydaları şu şekilde sıralanabilir:

  • Annenin ve bebeğin pek çok hastalığa yakalanma riskini azaltır.
  • Anne ve bebek arasındaki bağı güçlendirir.
  • Daha fazla kalori yakılmasını sağlayarak doğum sonrası alınan kiloların hızla verilmesini sağlar.
  • Tip 2 diyabet riskini azaltır.
  • Annenin kemiklerini güçlendirir ve osteoporoz (kemik erimesi) riskini azaltır.
  • Rahim, yumurtalık ve göğüs kanserine yakalanma riskini azaltır.
  • Kolesterolü dengeler, kalp-damar hastalıkları riskini azaltır.
  • Emziren anneler, bebeklerinin beslendiğini gördükçe duygusal tatmin yaşar. Bu da depresyon riskini azaltır.
  • Emzirme esnasında oksitosin hormonu salgılanır ve bu sayede rahim eski haline daha çabuk döner.
  • Romatizma daha az görülür.
  • Anemi riskine karşı korur.

Uzmanlar, bebeklerin en az ilk ay boyunca sadece anne sütüyle beslenmesini önermektedir. Özellikle ilk iki ay bu konuda çok değerlidir ve bebeğin gelecekteki sağlığını dahi etkileyebilecek niteliktedir. Sonrasında, bebeğin iki yaşına gelene kadar anne sütüyle beslenmesi faydalı olacaktır. Anneler, bebekleri için bu denli önemli bir besin kaynağının kesintisiz olmasını ister. Ancak, emzirmeyle birlikte göğüste iltihap, yara, deride tahriş ve alerjik reaksiyonlar gibi birçok sorun meydana gelebilir ve anne emzirmeye ara vermek zorunda kalabilir.

Küçük bebeklerin sürekli anneden emme isteği oldukça doğal bir durumdur. Bu durumun doymamayla bir ilgisi yoktur. Bebek, annesini koklamak, susuzluğunu gidermek, annesinin kalp atışlarını duymak için emmek isteyebilir. Annenin bu dönemde sağlıklı ve dengeli beslenmesi sütünün olması için yeterli olacaktır. Bebeğin tek seferde uzun süre emmesi annenin sütünün olmadığı veya az olduğu anlamına gelmez. Emme esnasında bebekler yorulabilir, emmeyi bırakabilir ve uykuya dalabilir. Uyandıktan sonra tekrar emmek isteyebilir. Emzirme süresinin uzaması annenin sütünün az olmasıyla ilgili değil bebeğin yorulmasıyla ilgilidir. Meme dokusunun küçük ya da büyük olması da süt miktarını etkilemez. Süt miktarı annenin metabolizmasıyla alakalı bir konudur. En yanlış bilinen konulardan biri ise meme ucunda oluşan yaraların emzirmeden kaynaklı olduğunun sanılmasıdır. Bu yaralar doğrudan emzirmeyle ilgili değildir. Emzirme öncesi ve emzirme sonrası yapılan hatalı uygulamalar ve emzirme esnasındaki bebeğin yanlış pozisyonu tahrişe ve sonrasında yaraya neden olabilmektedir.

Anne bebeğini emzirdikten sonra süt kanallarında kalan sıvı, iltihaplanmaya ve ağrıya yol açabilir. Ayrıca annenin kıyafetine bulaşabilir ve nemli bir ortam oluşturarak kişinin cildinin tahriş olmasına sebebiyet verebilir. Kıyafetlere bulaşan sıvı kötü bir görüntü oluşturduğu için kişinin kendisini kötü hissetmesine de neden olabilir. Sütün meme içinde birikmesini, dışarı sızarak nemli ortam oluşturmasını ve kıyafetlere bulaşarak kötü görüntüye neden olmasını engellemek için göğüs pedi kullanılması gerekir.

Göğüs ucunda meydana gelen yaralar genellikle emziren annelerde daha çok görülür. Bu durumda emziren annelerin aklına göğüs ucunda yara oluşumu önlenebilir mi sorusu gelir. Evet, gerekli önlemler alındığı takdirde yara oluşumu önlenebilir. Bu durumun önlenebilmesi için öncelikle ortaya çıkış nedeninin bilinmesi gerekir. Bebeğin emme refleksini doğru şekilde kullanamaması ve annenin bebeği uygun olmayan bir pozisyonda emzirmeye çalışması göğüs ucunda yara oluşmasına neden olabilir. Bu yaralarla birlikte ağrı ortaya çıkabilir ve anne bebeğini emzirmekten vazgeçmek isteyebilir. Alınacak birkaç basit önlemle bu sorun ortadan kalkabilir.

Öncelikle bebeğin doğru pozisyonda emzirilmesi gerekir. Bunun için bebek hemşirelerinden ya da uzman doktorlardan bilgi alınmalıdır. Bebek doyduktan sonra uzun süre memede tutulması da göğüs uçlarında yaraların oluşmasına neden olabilir. Yaralar için piyasada pek çok krem ve merhem bulunmaktadır. Kullanılacak kremlerde kanserojen etkiye sahip lanolin maddesinin olmamasına dikkat edilmelidir. Emzirme esnasında silikon göğüs ucu da kullanılabilir. Bu ürün annenin bebeğini emzirmeden önce meme ucuna yerleştirilen silikondan yapılmış bir malzemedir.

Tercihlerini daha doğal ve bitkisel yöntemlerden yana kullanmak isteyen anneler de olabilir. Göğüs ucuna uygulanacak ılık kompres, emzirme işleminden sonra bir miktar anne sütünü veya birkaç damla zeytinyağını meme ucuna sürmek doğal koruma yöntemlerinden birkaç tanesi olarak örnek verilebilir.

Göğüs ucunun nemli kalması yara oluşumuna zemin hazırlayabilir. Bu nedenle sürekli kuru tutulması gerekir. Bunun için pamuklu bir bezle silinmeli ve pamuklu göğüs pedi kullanılmalıdır. Süt sızıntısı oldukça pedler değiştirilmelidir. Yaralarla ilgili gerekli önlemler alınmadığında mastit adı verilen rahatsızlık oluşabilir. Mastit, göğüsteki iltihaplanmayı ifade eder. Temel olarak iki sebebi vardır. Birincisi süt kanallarının tıkanmasıdır. Emzirme sonrasında, eğer memedeki süt tamamen boşalmadıysa süt kanalları tıkanmaya başlar. Bu tıkanma enfeksiyona neden olur. İkincisi ise meme ucundaki bir çatlak yoluyla, normal olarak ciltte bulunan ya da bebeğin ağzındaki bakterilerin meme dokusuna ulaşmasıdır. Emzirme sonrası memede kalan süt, bakterilerin üremesi için uygun bir alan oluşturur. Mastit, antibiyotikler ile tedavi edilir. Göğüste oluşan, geçmeyen yara ve ağrılar için mutlaka bir hekim ile görüşülmelidir.

Göğüs pedinin kullanımı çok kolaydır. Pedler hijyen açısından tekli şekilde paketlenir. Paketten çıkardıktan sonra pedin üzerindeki bant açılır ve yapışkan kısım ortaya çıkar. Ped, göğüs üzerine bastırılarak yapıştırılır. Yapışkan, cilde zarar vermez ve acısız şekilde kolayca çıkarılabilir. Yapışkan kısım hava ve sıvı geçirgen şekilde üretilmiştir. Bu sayede süt kanallarından dışarı sızan sıvılar göğüs pedi tarafından emilir ve kuruluk sağlar. Ped ıslansa bile şeklini korur. Düz ve çok ince bir yapısı olduğu için kıyafet üzerinden belli olmaz ve gün içinde anneye herhangi bir rahatsızlık vermez. Çantada kolaylıkla taşınabilir.

Emzirme sonrasında oluşan iltihap, ağrı ve nemli ortam nedeniyle meydana gelen tahriş annenin emzirmeye devam etmesini engelleyebilir. Anne iyileşene kadar emzirmeye ara vermek zorunda kalabilir. Emziremediği süreçte annenin sütü azalır ve bebeğin emme refleksi yok olmaya başlar. Bu nedenle anne, iyileştikten sonra tekrar emziremeyebilir. Göğüs pedi süt kanallarında kalan sıvıyı emdiği ve kuru bir ortam oluşturduğu için bu sorunları önler. Böylece bebeğin anne sütüyle beslenmesi kesintisiz şekilde devam eder. Bu pedlerin kullanımı sayesinde kıyafetler temiz kaldığı gibi meme uçları da sağlıklı bir şekilde emzirmeye elverişli olur.

Emzirme esnasında veya sonrasında annenin kıyafetlerine süt bulaşabilir ve leke oluşabilir. Çalışan, seyahat eden veya misafirliğe giden bir anne için bu durum rahatsızlık verici olabilir. Kendini kötü hisseden anneler özgüven sorunu yaşayabilirler. Özgüven sorunu emzirme isteğinin azalmasına neden olabilir. Göğüs pedi kullanmak, kıyafet üzerinde leke oluşmaması ve annenin huzursuz bir gün geçirmemesi için en kolay çözümdür.

Her konuda olduğu gibi emzirmeyle ilgili de kulaktan dolma birçok yanlış bilgi bulunur. Özellikle kadınlar arasında geçen bu tip konuşmalar anneleri korkutur. Bir annenin bir bebeğe sahip olduğunda en çok zorlandığı konulardan biri emzirmektir. Bebek emzirmeyi bu kadar zorlaştıran konu ise henüz minicik olan bebeğe zarar verme korkusudur.

Emzirme esnasında bebeğin ağzı memeye en yakın olacak şekilde konumlandırılmalı, bebeğin meme ucunu rahatça tutabilmesi bebeğin ağzı memeye yönlendirilmeli, bebek memeyi tuttuktan sonra burnuyla nefes alıp almadığına dikkat edilmeli ve bebek burnundan nefes alabiliyorsa bu pozisyonu hiç bozmadan emzirmeye devam edilmelidir. Bir süre sağ meme daha sonra sol meme emzirilmelidir.

Sadece bebeği emzirmede değil süt pompası (göğüs pompası) ile süt sağma işleminde de benzer sorunlar yaşanabilir. Çalışan veya çalışmayan annelerin bu sorunlarına çözüm sağlayan ürün göğüs pedidir. Hem uygun fiyatlı hem kolay kullanılabilen hem de kolay ulaşılabilen bir çözümdür. Sağlık ve estetik açıdan yaşanabilecek problemlerin önüne geçerek bebeklerin kesintisiz şekilde ve yeterli miktarda anne sütüyle beslenmesini sağlar. Anne sütü, bebeklerin bedensel, ruhsal ve zeka gelişimine yardım etmektedir. Bu nedenle sağlıklı nesillerin yetişmesi için önemi çok büyüktür.

Yorumlar

Ayşe Şener - 25 Nisan 2016 02:36
Bu süt lekesi yüzünden başıma gelmeyen kalmadı. İş toplantılarında bile sürekli peçete falan gibi çözümler bulmak zorunda kalıyordum. Ped bulmak her zaman kolay olmuyor. Ben Sivas’ta çalışıyorum ve burada bu tarz medikal ekipmanların olduğu yerler bana çok uzak. Bir üretim tesisinde İnsan kaynakları uzmanıyım.

Celil Çağlar ÖZLÜ - 26 Nisan 2016 16:55
Merhaba. Özellikle çalışan anneler bu konuda çok zorluk yaşıyor. Göğüs pedlerini firmamızdan tedarik edebilirsiniz. Bu sayfadan bizimle iletişime geçmenizi rica ederim: https://sesanltd.com.tr/iletisim/